Refik Anadol’dan doğaya adanan ilk AI modeli; Yaşayan Arşiv: Doğa
Dünyanın ilk doğaya adanmış açık kaynaklı üretken yapay zekâ modeli Refik Anadol ve ekibi tarafından hayata geçirildi. Bir yapay zekâ modeli olan Büyük Doğa Modeli’ni temel alan ilk enstalasyon olan “Yaşayan Arşiv: Doğa”, doğayı yeniden düşünmeye ve deneyimlemeye davet ediyor. Sanatçı Şubat ayında ise Londra Serpentine Galeri’deki ilk kişisel sergisini açacak
Yeni medya sanatçısı Refik Anadol, doğayı temel alan yapay zeka modeliyle görselleri, sesi ve kokuyu harmanlayan dünyanın ilk çok deneyimli eseri Yaşayan Arşiv: Doğa’yı Dünya Ekonomik Forumu’nda (WEF) sergiledi. Refik Anadol ve ekibi tarafından hayata geçirilen, dünyanın ilk doğaya adanmış açık kaynaklı üretken yapay zekâ, Büyük Doğa Modeli’ni temel alan ilk enstalasyon olan Yaşayan Arşiv: Doğa, doğayı yeniden düşünmeye ve deneyimlemeye davet ediyor.
Kuş ötüşleri, bir şelalenin akışı, rüzgârın esmesi gibi sesler görsellere eşlik ederken, Anadol ziyaretçilerin tam anlamıyla bir doğa gezisine çıkması için kokulardan yararlanıyor. İsviçreli bir parfüm şirketi ile anlaşılan projede 12 ayrı koku üretilerek ziyaretçilere verilen bir boyun aparatı ile gezi gerçek bir deneyime dönüşüyor.
Çalışma için “Bilim ve teknolojiyi her zaman harmanladık ama artık tam anlamıyla bilim insanlarıyla sanat yapmak için çalışıyoruz” ifadelerini kullanan Anadol doğayı anlamak ve korumak için teknolojinin kullanılabileceğinin altını çiziyor. Ayrıca Anadol, tüm bunları yaparken doğaya zarar vermemek adına yapay zekâ modelini oluşturulurken yalnızca yenilenebilir enerji kullandıklarını belirtiyor. Pek çok farklı teknolojinin bir arada kullanıldığı enstalasyonun bir diğer dikkat çeken yanı da Fiona… Anadol’un “doğanın sözcüsü” olarak nitelendirdiği bir yapay zekâ karakteri olan Fiona, doğaya dair merak edilen tüm soruları yanıtlamak için ziyaretçileri bekliyor.
Yapay zekâyla doğada gezinti
Davos’taki Dünya Ekonomik Forumu’nda ilk kez sergilenen Yaşayan Arşiv: Doğa, Anadol ve ekibinin yaratıkları bir yapay zekâ modeli olan Büyük Doğa Modeli’ni temel alan ilk enstalasyon. Büyük Doğa Modeli’nin dünyanın dört bir yanından toplanan verilerle oluşturulduğunu anlatan Anadol, 10 ayrı ülkeden gelen araştırmacılardan oluşan bir ekiple çalıştıklarını belirtti.
Büyük Doğa Modeli’ni paylaşmaktan büyük heyecan duyduğunu belirten Refik Anadol: “Kapsamlı, etik kaynaklı bir doğal dünya veri kümesinden oluşturulan bu model, iddialı Dataland projemizin merkezinde yer alıyor. Dataland, veri görselleştirme ve yapay zeka sanatına adanmış benzersiz bir müze ve Web3 platformudur. Refik Anadol Atölyesi’nin sanatsal liderliğinde sanat, bilimsel araştırmacılar, kurumsal arşivler ve ileri teknoloji gibi farklı alanlardaki öncüleri bir araya getiren ortak bir çalışmadır” dedi.
Refik Anadol sergisi Londra’da
Anadol, bunun devamının Londra’daki ilk kişisel sergisinde olacağını ekledi: “Dünya Ekonomik Forumu’nda, Büyük Doğa Modeli’ne dayanan, görsellik, ses ve kokuyu harmanlayan ilk sanatsal deneylerini içeren bir enstalasyon olan “Yaşayan Arşiv: Doğa”yı sunuyoruz. Bu ilk keşifler, önümüzdeki ay Londra’da Serpentine’deki ilk kişisel sergimizden başlayarak büyük ölçekli sanat eserlerine ve sergilere dönüşmeye devam edecek! Lütfen Dataland daki topluluğumuza katılın”