“Kripto paralar insanlık tarihinin en büyük kandırmacalarından”
Başta bitcoin olmak üzere kripto para piyasalarında yaşanan düşüş, konuyla ilgilenen uzmanlar tarafından çeşitli nedenlerle açıklanmaya çalışılsa da tüm yaşananlar kripto para piyasasının çok güvenli bir alan olmadığını kanıtladı. Beygir.com, Mackolik.com, Sahadan.com gibi web sitelerinin kurucusu, girişimci ve aynı zamanda teknoloji alanında melek yatırımcı Erdem Yurdanur’a göre ise kripto paralar insanlık tarihinin en büyük kandırmacalarından. Kripto para piyasalarını, son dönemde popülerliği artan NTF ve Metaverse dünyasını konuştuğumuz Yurdanur, dikkat çeken açıklamalarda bulundu
Kısa süre önce tanıştığımız kripto paralara ilk zamanlarda büyük çoğunluk mesafeli yaklaştıysa da geçen yıl özellikle Bitcoin’de yaşanan hızlı yükseliş hem büyük yatırımcıları hem de tasarruflarını değerlendirmek isteyen küçük yatırımcıları cezbetti. Başta Bitcoin olmak üzere kripto paralara yatırım yapan kişilerin sayısı ve bu piyasaya aktarılan para miktarı önemli oranda artış gösterdi.
Ancak geçen yıl zirveyi gören kripto para piyasası haziran ayında en düşük seviyesine indi.70 bin dolara kadar yükselen dünyadaki en büyük kripto para birimi olan Bitcoin’in değeri Haziran ortalarında 18 bin 700’lere kadar geriledi, Aralık 2020’den bu yana en düşük seviyeyi gördü. Herkes neler olduğunu anlamaya çalışırken kimileri ise bu yaşananları dünya çapında bir dolandırıcılık olarak nitelendirdi.
Kripto paralara başından beri mesafeli duran isimlerden biri de bilgisayar mühendisi melek yatırımcı Erdem Yurdanur. Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği bölümünden mezun olan Erdem Yurdanur profesyonel iş hayatının ardından 1995 yılında 6 arkadaşıyla birlikte Türkiye’nın ilk yazılım şirketlerinden birisi olan Coretech’i kurdu. Beygir.com, Mackolik.com, Sahadan.com gibi web sitelerini kuran Yurdanur ardından Kokteyl A.Ş. ve Türkiye’nin en büyük mobil oyun şirketlerinden Masomo’yu kurdu. Yurdanur’un son dönemde en çok uğraştığı en heyecan verici projesi ise mobil oyun ve uygulama dünyasının reklam optimizasyonu ve analitiği servisi sunan Admost web sitesi. 2013’den beri ailesiyle Londra’da yaşayan Yurdanur kendi girişimlerindeki çalışmalarının yanı sıra 40’den fazla start up şirkette melek yatırımcı olarak yer alıyor. Son dönemde kripto para piyasasında yaşananları bu alanı da yakından takip eden Erdem Yurdanur ile konuştuk.
“Kripto para dünyası şişirile şişirile büyük bir balona dönüştü”
Kripto paralara başından beri karşı olduğunuzu biliyoruz. Sizce kripto paralar nedir? Size neyi ifade ediyor?
Kripto paralar, insanlık tarihinin en büyük kandırmacalarından birisidir. Teknoloji dünyası ile uğraşan birçok insanın son yıllarda iyi paralar kazanması nedeniyle, herkesin teknoloji dünyasına girmek isteği ile yanıp tutuşması üzerine, çok fazla para basılması nedeniyle oluşan para bolluğu bu konunun bu kadar hızlı şekilde bütün dünyaya yayılmasına yol açtı. Bence insanların bu isteğini sömüren bir grup insan da, durmadan yalanlar söyleyerek yalan bir evren yarattılar ve bu yalan evren şişirile şişirile büyük bir balona dönüştü. Hiçbir balonun sonsuza kadar şişmesi mümkün olmadığından sürdürülebilir olmayan kripto paralar, son girenlerin önceden girenleri beslediği, hiçbir katma değeri olmayan, aksine doğaya, insanlığa, topluma birçok negatif etkileri olan bir ürün olarak karşımızda.
Kripto para piyasasında son haftalarda yaşanan düşüşü nasıl değerlendiriyorsunuz? Bunu siz aslında öngörüyordunuz. Şimdi söylediklerinizin doğru çıkması sizi şaşırttı mı?
Ben düşüş ya da yükseliş trendine bakarak konuşmuyorum. Kripto para dünyasını bir trene benzetiyorum ve teknik, ekonomik, siyasi yönleri ile değerlendirip eninde sonunda duvara çarpacağını söylüyorum. İnsanların çoğu aslında bu gerçeği biliyor ama herkes kendisini duvara çarpmadan önce atlayacak kadar akıllı sanıyor. Tren duvara çarptığında sadece akıllı olmayanlar kalacak ve sadece onlar kaybedecek sanıyorlar. Zaten sosyal medyaya bakın, sadece kazananlar konuşuyor, kaybedenler geri zekalı muamelesi görmemek için ya intihar ediyor ya da susuyor. Bu yüzden de sanki çoğunluk kazanıyormuş gibi bir algı yaratılıyor. Kazananların her biri binlerce kaybedenin parasını kazanıyor aslında. Tabii bu arada hiç risk almadan kazanan birileri de var; her alım-satımdan komisyon alan borsalar, bu borsaların reklamını yapan ünlüler, bu konuda danışmanlık vs. veren ve kendine uzman diyen şarlatanlar.
Sizce yaşanan düşüş kendiliğinden gelişen bir süreç mi? Yoksa bu düşüş ivmeleniyor mu?
Tüm dünyada enflasyonist bir ortam var. Pandemi nedeniyle çok fazla para basıldı ve bu para kripto paralara, borsalara, start up’lara ve daha bir çok yere aktı. Şimdi enflasyon ciddi bir risk haline gelince ve Merkez Bankaları bastıkları paraları toplamak için faiz artırınca, her yerden para çıkışı olmaya başladı. Düşüşün en büyük nedeni bu, yükselişin de en önemli nedeni o fazla paraydı zaten.
Para sıkışıklığı devam ederse düşüş yaşanacağı kesin tabii. Sonuçta burası bir havuz problemi gibi düşünebileceğiniz bir piyasa. Havuzu dolduran musluk ile boşaltan delik arasındaki farkı düşünürseniz dolduran su boşaltandan daha az ise düşer, aksi olursa yükselir. Şu anda dolduran tek etken yeni insanların gelmesi ya da var olanların daha çok para koyması. Havuzu boşaltan ise var olanların paralarını çekmesi, alım satım komisyonları, madencilik yapanların enerji faturaları, borsaların pazarlama ve reklam giderleri. Havuzu dolduracak yeni insanlar gelmediği sürece düşüş devam edecektir.
Bundan sonraki süreçte kripto para piyasasında neler yaşanacağını öngörüyorsunuz?
Yasaklama gibi bir şey olmadığı sürece tamamen sıfırlanmasını bekleniyorum. Gökyüzündeki yıldızların bile alınıp satılabileceğine inanan bir grup insan varsa orada bile bir piyasa oluşabilir. Her düşüşü alım fırsatı gibi görüp, para kazanacağını sanan kumarbaz ruhlu insanlar her yerde var. Çaresizlik nedeniyle kurtuluşu, elindeki son bir kaç kuruşu buraya yatırmakta gören de çok insan var. Einstein’in bir sözü var; “Evrenin ve insanın aptallığı sonsuzdur, ama ilkinden o kadar emin değilim” diye. O yüzden kandırılan insan da onları kandıracak insanlar da tarih boyunca her vardı, hep var olacak.
“NFT sayesinde sanatçılar özgürleşti gibi bir yalan pompalanıyor”
Sizce NFT ve NFT eserler ile ilgili durum nedir? Buradaki dijital ürünler bir sanat mı yoksa bu da kripto para gibi bir kandırmaca mı?
NFT kendisi bir sanat eseri değil, herhangi bir ürünün blockchain üzerindeki kaydıdır. NFT olmadan önce sanki sanat eserleri alınıp satılmıyordu. NFT sayesinde sanatçılar özgürleşti gibi bir yalan pompalanıyor. Halbuki hizmet ettiği alan kripto para dünyasında işlem hacmini artırmaktan ve daha çok insanı kandırmak için ortam yaratmaktan başka bir şey değil. Bugün piyasada NFT satıcısı, NFT alıcısından daha fazla. O yüzden de 3 ay önce konuştuğumuz kadar konuşmuyoruz.
NFT sizce bir yatırım aracı mı?
Eğer NFT bir yatırım aracıysa, bit pazarından alacağınız eski bir çakmak, fotoğraf makinesi de bir yatırım aracıdır. Hiçbir ise yaramayan, tek alım motivasyonu başka birisine daha fazla paraya satmak olan bir ürüne yatırım yapmayı mantıklı buluyorsanız buyurun paranızı yatırın, ama sonra elinizde patladığında ağlamayın!
Sizin de oyun şirketleriniz var. Bu oyunlarda belli karakterler NFT olabilir veya satılabilir mi?
Biz oyunların içindeki karakterleri NFT olarak satmıyoruz, insanlar o oyun içinde o karakterleri kullanarak oyun oynuyor. Oyuncular karakterleri başkasına daha pahalıya satmak için almıyor, zaten satamıyor da, sadece daha iyi bir oyun deneyimi yaşamak ve keyif için alıyor. NFT olarak sattığınızda, alan kişi onu daha pahalıya başkasına satmak için alıyor. Bu durumda oyun ana amaç olmaktan çıkıyor, sadece para kazanma umudu olan insanların platformuna dönüşüyor. Benim hiçbir oyunumda NFT ürünler yok. Yöneticisi ve sorumlusu olduğum hiç bir şirkette NFT konusu gündeme dahi gelemez.
Bazı NFT’lerin milyon dolarlara satılmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Sanata haksızlık edilmiyor mu?
NFT konusuna öncelikle gerçek sanatçıların karşı çıkması lazım. Sanatla alakası olmayan kişilerin sanat değeri taşımayan ürünleri “NFT sanat ürünü” diye piyasaya çıkarıp, kendisini sanatçı ilan ederken, örneğin bilgisayarla çizilmiş binlerce maymun resmini sanat diye milyonlarca dolara satarlarken, gerçek sanatçılar da bu şekilde para kazanabileceğinin hayalini kuruyor. Ama NFT alanların derdi o sanat ürünü değil ki; o ürünü satacakları başka birisini bulmak. Bu nedenle ben NFT konusunun çok kısa sürede gündemden düşeceğini düşünüyorum. Bir grup kendi arasında aynen bit pazarında birbirlerine mal satan satıcılar gibi alıp satmaya devam edebilir ama bu kadar konuşulacak bir konu olamaz.
Peki NFT’lere olan ilgi geçişi bir merak mı? Yoksa ilgi bu şekilde artarak devam edecek mi?
İnsanlar anlamadığı konularda inanmaya daha eğilimli oluyor, özellikle de bu konular onlara kolay para kazanma umudu veriyorsa zaten en başından inanıyorlar. Kendilerinin para kazanan değil, kendilerinin sırtından başkalarının para kazandığını anladıklarında ise iş işten geçmiş olacak.
“Gelecek hayalleri ile yatırım yaptıranların tek derdi cebinizdekileri almak”
Şimdi bir de Metaverse dünyası kuruluyor. Metaverse’de arsa satışı öne çıktığında siz bu durumu eleştirmiştiniz. Nasıl değerlendiriyorsunuz Metaverse dünyasını?
Ben arsa alanlara değil, arsayı satanlara ve insanları kandıranlara kızıyorum. Metaverse diye olmayan bir dünyayı pazarlamalarına kızıyorum. İnsanlar bilmediği bir Metaverse dünyasına inandırıldı. İnsanlık çok acınası bir hale geldi, gerçekten çok üzülüyorum .
Son olarak neler söylemek istersiniz?
Hayatta çalışmadan, üretmeden garantili ve kolay bir para kazanma yolu yoktur. Çünkü dünyanın kaynakları belli, bu kaynakları çalışmadan ve üretmeden çoğaltamazsınız. Bu nedenle size, gelecek hayalleri ile yatırım yaptıranların tek derdi cebinizdekileri almak. En çok üzüldüğüm de insanlara çalışmanın neredeyse ayıp ve yanlış bir seçimmiş, akıllı olanların çalışmasına gerek yokmuş gibi sunulur hale gelmesi. Ben tam tersini düşünüyorum; aklı olan aklını çalışmak ve üretmek için kullanarak hayata tutunur, aklı olmayan da birilerin kuklası olmaya devam eder.